MESLEĞİMİZ RUHUMUZA İŞLEDİ

Cumhuriyet Gazetesi Foto Muhabiri Necati Savaş, “Her şeyden önce tarihe tanıklık etmek en büyük rolümüz ve avantajımız. Foto muhabirliğinin en güzel yanı olayı asla çarpıtamamanız. Fotoğraf neyse odur” diyor.

“Mesleğimi yaparken ilk gün ne hissediyorsam aynı duygularla severek yapıyorum” diyen Savaş, “Ankara tren garı patlaması hayatımın en zor çekimlerinden biriydi. Hayatını kaybeden insanların arasında gezmek ömrüm boyunca unutamayacağım anlardan. Ardından 15 Temmuz darbe girişimini yaşadık. Helikopterler mermiler yağdırırken görevimizi canla başla yapmaya çalıştık” diyerek anlatıyor. Genç meslektaşlarına “Deklanşöre korkmadan bassınlar” öğüdünü veren Savaş, Türkiye’de foto muhabirliği yapmanın kendine özgü sıkıntılarını, çalışma koşullarını ve sahada yaşanan zorlukları Foto Muhabiri için anlattı.

 Röportaj: Günsu ÖZMEN

Necati Bey fotoğrafa başlama yolculuğunuz nasıl başladı?
1999 yılında Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesinde gazetecilik mesleğine adım atmamla birlikte fotoğrafa yolculuğum başladı. Üniversite yıllarında Anadolu Ajansı Konya Bölge Müdürlüğü’nde staj yaparken fotoğraf çekmeye başladım. Ardından Cumhuriyet Gazetesi Ankara bürosunda foto muhabiri olarak işe girdim.

MESLEĞİMİZİN KUTSALLIĞINA İNANIYORUZ

Türkiye medyasında foto muhabiri olmanın olumlu ve olumsuz etkileri nelerdir?
Her şeyden önce tarihe tanıklık etmek en büyük rolümüz ve avantajımız. Olduğu gibi ne varsa onu yansıtıyoruz fotoğraflarımıza… Hayata dair insana dair ne varsa her şeyi görüyoruz ve kayda geçiriyoruz. Foto muhabirliğinin en güzel yanı asla çarpıtamamanız. Fotoğraf neyse odur. O ana tanık oluruz. Türk medyasında olumsuzluklar, mesleği icra etme alanının daralmasıdır. Önceden bütün gazetelerde birden fazla foto muhabiri varken şu an sayı 1’e kadar düştü ve hatta bazı gazeteler foto muhabiri bile istihdam etmiyor. Medyanın genelindeki bu huzursuzluk ve talihsiz durum tabii ki foto muhabirliği mesleğini de ister istemez etkiledi. Bir sıkıntımız daha var, o da ekipmanlarla alakalı. Tüm ekipmanlarımız yurtdışından geliyor ve inanılmaz derecede pahalı. Ayrıca pool fotoğraflarla birlikte inanılmaz derecede meslekte daralma başladı. Çünkü resmi fotoğrafçılarla birlikte basın yayın kuruluşları foto muhabiri istihdam etmenin gerekli olduğunu düşünmemeye başladı. En olumsuz yanlarından birisi de hayatınızı mesleğinize adamanızdır. Çünkü foto muhabirliği mesleği ruhunuza işlemiştir. Ailelerimizi, çocuklarımızı bile ihmal ederiz. Yaptığımız mesleğin kutsallığına inanıyoruz.

 HERKES CEP TELEFONUYLE ÇEKİYOR

Gazeteciliğe başladığınız zaman Türkiye’de foto muhabirlerin çalışma alanındaki durumu nasıldı?
Ülkemizde ben mesleğe adım attığım yıllarda gazeteciliğe karşı büyük bir saygı vardı. Fakat yaşanan mesleki dezenformasyonla her şey değişti. Usta öğreticiler vardı bu meslekte. Meslek büyüğü alanında yetkin foto muhabiri abilerimiz vardı. Artık foto muhabirliği mesleği, herkesin cep telefonuyla fotoğraf çekmeye başlamasıyla birlikte anlamsız bir hale geldi. Her şeyden önce en iyi fotoğrafı çekmek için kıyasıya bir rekabet vardı. Bu ortam foto muhabirlerinin sayısının azalmasıyla değişmeye başladı.

HERKES EN İYİ KARE İÇİN MÜCADELE EDER

Sahada çalışırken herhangi bir meslektaşınızla sorun veyahut çatışma yaşadığınız oldu mu?

Bazı zamanlar fotoğraf çekerken en iyi fotoğrafı çekmek adına diğer foto muhabirleriyle ister istemez itiş kakış yaşıyorsunuz. Bazen istenmeyen olaylar yaşanabiliyor. Haberin sıcaklığı ve sahada yaşanan olaylar buna neden olur ama bunun farkında olan hiçbir foto muhabiri birbiriyle tartışmaz. Bir arbede anında herkes en iyi kare için mücadele eder ve o esnalarda itişip kakışma olur. Fotoğraf çekerken birbirimizle yaptığımız yarışmadır.

KİMSEYE YARANAMIYORUZ

Sahada büyük zorluklar yaşıyorsunuz. Bazen polise yasaları hatırlatmak zorunda kalıyorsunuz. Bunun neticesinde çalışma alanınızın daraldığını düşünüyor musunuz?
Sahada büyük zorluklar yaşadığımız aşikâr. Özellikle bir eyleme gidiyorsanız ve tek başınaysanız müdahale sırasında inanılmaz derecede sıkıntı yaşıyorsunuz. Halbuki ben işimi yapıyorum, polislerde işini yapıyor. Polise yasaları hatırlatmamız bazen işe yaramıyor. Çünkü empati yapmıyorlar. Onlar mesleğini yapıyor ve bizde halkın haber alma hakkı olan gazeteciliğimizi. Biz onlara karışmıyoruz, gözaltına aldıkları eylemcileri kurtarmaya çalışmıyoruz. O an ne yapıyorlarsa onu çekiyoruz. Eğer düzgün gözaltına alırlarsa düzgün fotoğraflar oluyor. Ama şiddetle gözaltına alırsa maalesef istenmeyen görüntüler ortaya çıkıyor. Çalışma alanımız sadece polislerle değil bazen de haberin yapılmasını istemeyen insanlarla da daralıyor. Esasında gazeteciliğin doğası gereği kimseye yaranamıyoruz.

İLK GÜN NE HİSSEDİYORSAM AYNI DUYGULARLA YAPIYORUM

Bir foto muhabir depremden stadyum haberlerine kadar neredeyse her alanda çalışıyor. Sizin tercih ettiğiniz bir alan var mı?
Benim bir alanım yok bütün alanlar benim görevim. Ben hem siyaset hem toplumsal olaylar hem de spor fotoğrafları olmak üzere tüm branşlarda fotoğraf çekiyorum. Bunu yaparken de ilk gün ne hissediyorsam aynı duygularla severek yapıyorum. Son zamanlarda doğa ve kuş fotoğrafları da çekiyorum.

UNUTAMAYACAĞI ANLARDAN BİRİSİ

Sahada sizi çok zorlayan bir durum oldu mu? Olduysa bahseder misiniz?
Birisi 2015 yılındaki tren garı patlamasıydı. Hayatımın en zor çekimlerinden biriydi. Hayatını kaybeden insanların arasında gezmek sanırım ömrüm boyunca unutamayacağım anlardan birisiydi. İkincisi ise bu olaydan bir yıl sonra yaşadığımız 15 Temmuz darbe girişimiydi. Helikopterler mermiler yağdırırken görevimizi canla başla yapmaya çalıştık. Tankların arasında kalıp köprüden aşağı düşen insanları görmek acılarını bizzat yaşattı bize.

HİSSETMEKLE İLGİLİ BİR DURUM

Foto muhabiri doğru kareyi nasıl yakalar?

Sanırım bu altıncı hisle ilgili bir durum. Hissediyorsun o anı… Bu birazda sanırım tecrübeyle alakalı. Ama neticede her birimiz bir medya kuruluşunda çalışıyoruz. Bazen çok beğendiğimiz kareleri yakalarız, bazen de gazetenin istediği fotoğrafları götürürüz. Doğru kare duruma göre değişebilir. Doğru fotoğrafları çekmek için konulara hâkim olup sabırlı olmak gerekiyor. Zamanla edindiğimiz tecrübe sayesinde fotoğrafın iyi olduğunu anlıyoruz.

Ülkemizde foto muhabirlerin imzalarının kullanılmaması konusunda ne düşünüyorsunuz?
Maalesef sayfa editörlerinin en büyük hatalarından birisi budur. Yıllardır çalıştığınız kurumda bazen isminizi yazmazlar bazen de unuturlar, hatta yanlış yazarlar. Artık bu konuya açıkçası pek de takılmıyorum, Bir türlü düzeltemediğim bu konuyla ilgili bir şeyler düşünmüyorum.

DEVRİM YARATAN TEKNOLOJİ

Gelişen teknolojiyle birlikte analog makineler yerini dijital makinelere bıraktı. Bunun mesleğinize olan etkisi nasıl oldu? Ne yönde değişti?
Gelişen teknolojiye en hızlı uyum sağlayan kişiler foto muhabirleridir. Analog makinelerden sonra dijital makineler hayatımızda büyük kolaylık sağladı. Film yerine hafıza kartları gerçekten devrim yarattı. Şu an devrim yaratan bir teknolojide dronelar var. Bir foto muhabirinin en önemli araç gereçlerinden biri haline geldi. Çok güzel fotoğraflar çekmemize olanak sağladı.

Meslek hayatınızda örnek aldığınız birileri var mı?
Bütün foto muhabiri büyüklerimi örnek alıyorum.

 Genç foto muhabir adaylarına tavsiyeleriniz nelerdir?

Sabırlı olmalı ve çok çalışmalılar. Hayatta başarılar dilerim. Deklanşöre korkmadan bassınlar.