PARKALI FOTOĞRAFIN OBJEKTİFİ VEFAT ETTİ

Deniz Gezmiş’in bugün herkesin yakından tanıdığı ikon haline gelen parkalı fotoğrafını çeken, Barış Harekatı’nda, Deniz piyadeleri ile Kıbrıs Adası’na ilk ayak basanlardan biri olan ve bu harekatta esir düşen, 12 Mart 1971’de arkadaşlarından uzak kalmamak için 1 hafta cezaevinde yatan,18 Temmuz 1968’de yaşanan 6. Filo Protestosu’nu fotoğraflayan usta foto muhabiri Ergin Konuksever, geçtiğimiz ay hayatını kaybetti. Konuksever, tedavi gördüğü Göztepe Şehir Hastanesi’nde 85 yaşında aramızdan ayrıldı. Konuksever’in cenazesi Levent Cami’nde düzenlenen törenin ardından Feriköy Mezarlığı’nda defnedildi…

DENİZ GEZMİŞ FOTOĞRAFINDA Kİ PARKANIN HİKAYESİ

Deniz Gezmiş’in bugün herkesin yakından tanıdığı ikon haline gelen parkalı fotoğrafını çeken isim Ergin Konuksever… Aynı zamanda Deniz Gezmiş’in yakın dostu da olan Konuksever, bir röportaj da o parkayı da kendisinin verdiğini söylemişti. Konuksever, “O zamanlar NATO’da görev yapan çok subay arkadaşım vardı. Parka getirilerdi bana. Bende birkaç tane olurdu, biri de Deniz’in payına düştü! 17 Mart 1971’de Deniz’i aylar sonra görmüştüm. Birkaç cümle konuşmak istedim ama onu hızla götürdüler. Sadece deklanşöre basabilmiştim. Çektiğim fotoğraf ile aslında Deniz’e veda etmişim. Parkasının içinde dimdik duruyordu. Şimdi bu fotoğrafa baktığımda boğazım düğüm düğüm oluyor. Cezaevinde ziyaret ettiğim Mahir Çayan’a verdiğim mavi renkli kazağın öyküsü daha trajiktir. Üşüdüğü için verdim. Kızıldere’de öldürüldüğünde üzerinde o kazak vardı, delik deşik olmuştu” sözleriyle parkanın hikayesini anlatmıştı. Deniz Gezmiş’i 1967’de İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne yeni girdiği zaman tanıdığını sohbetlerinde sık sık aktaran Konuksever, “Yasaklı ve kaçak olduğu dönemde ODTÜ’de sadece bana konuştu. Her eylemlerini haber yaptım. Bir gazeteci olarak bana hep güvendi” dedi.

 

Röportaj: Tolga ADANALI

Gazeteciliğe 1956’da şair Orhan Veli Kanık’ın kardeşi gazeteci Adnan Veli Kanık’ın teşvikiyle Vatan gazetesinde başlayan Konuksever bir röportajında ilk haberinin de Orhan Veli’nin anma töreni olduğunu söylemişti. Arap-İsrail, İran-Irak, Irak-ABD savaşları gibi yakın tarihimizdeki bir çok sıcak bölgede görev yapan Ergin Konuksever, Kıbrıs deyince akla ilk gelen isimlerin başında geliyor. 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nda Konuksever, Türk Deniz Piyadeleri ile adaya ilk ayak basanlardan biri… Konuksever, Kıbrıs’ta ağır yaralanmış ve Rumların eline düşmüş, aynı olayda meslektaşımız Adem Yavuz şehit edilmişti…

YAYLIM ATEŞİ ALTINDA KALDIK

Konuksever, Kıbrıs’ta yaşadıklarının hikayesini Gezgin Foto Dergisi’ne verdiği bir röportajda Adem ve Nihan Meleke çiftine şöyle anlatmıştı;

“Adem Yavuz ile birlikte hamile bir kadını doğuma götüreceğini duyunca biz de muhtarın arabasına bindik ve yola çıktık. Türk askeri tarafından alınmadığını öğrendiğim bölgeden geçmek üzereydik ki şoförü uyardım. Adem ile Cengiz’e (Kapkın) ‘Bizi ölüme götürüyor’ dememe kalmadan 3-5 yüz metre sonra yaylım ateşi altında kaldık. Aracın içine yattım. Şöförün ağzından bir mermi girdi ve benim üstüme yığıldı. Araba durunca fotoğraf makinemi camdan sallayarak ‘journalist’ diye bağırdım. Arabadan iner inmez tekrar yaylım ateşine maruz kaldık ve kolumdan vuruldum. Saldırı sonrasında bir Rum beni ilk müdahaleyi yaptı. Kolumdan kan fışkırıyordu. Beni ve Adem Yavuz’u hastaneye götürdüler. Beni sedyeyle hastaneye sokmaya çalıştıkları sırada, bir grup ‘Türk gelmiş, Türk gelmiş’ diyerek beni yumruklamaya başladı. Bir doktor. ‘Hipokrat Yemini ettim. Benim güvencem altındasın. Sana kimse bir şey yapamaz’ dedi. Adem’de birşey yoktu. Ameliyata girerken ölürüm kalırım diye çoluk çocuğu ona emanet ettim. Ameliyattan çıktıktan iki saat sonra Adem’i getirdiler sedyede. Beni sedyeyle taşırlarken hastane bahçesinde bir kişi karnına ateş etmiş. 15 gün yanımda yattı. Maalesef onu kurtaramadık. Hastaneden sonre Limasol’da Mücahit ve Türk esirlerle dolu bir yere götürüp, hücreye kapattılar. Yaram patladı. Limasol’da hastanede 4 gün yattım. Sonra Kızılhaç beni, Türk kesimine getirdi.”

 

6.FİLOYU O ÇEKTİ

Konuksever’in “Orada benden başka gazeteci yoktu” dediği olaylardan biri de 18 Temmuz 1968’de yaşanan 6. Filo Protestosu… Öncülüğünü Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının çektiği protestoda öğrencilerin Taksim’de toplandığını aktaran Konuksever, o günü “Sultanahmet’ten Dolmabahçe’ye kadar indik. Çocuklar, orada demirlemiş 6. Filo’ya tepki gösterdiler. Yürüyüş sırasında yukarıdan gelen 6 askeri gördüler. Sırtlarında çantalar, golf oynamış dönüyorlardı. Zaten bilenmişlerdi, hücum ettiler. Yerlere savrulan golf Amerikalılara daldılar. Adamlar çareyi kendilerini denize atmakta buldu” sözleriyle anlattı.

ANTABİR’E DEFNEDİLEN ÖĞRENCİLER

Ergin Konuksever, 27 Mayıs 1960 ihtlali gibi bir çok önemli olaya dair kareleriyle Türk basin tarihinin en önemli isinmlerinden. Konuksever, 27 Mayıs 1960 ihtilal öncesinde şehit olan beş gencin Anıtkabir’e defnini de fotoğrafladı. 10 Haziran 1960’ta ihtilalin ardından Konuksever, cenazeleri İstanbul’dan Ankara’ya kadar izlemiş ve tarihi fotoğraflar çekmişti. O gün Anıtkabir’e defnedilen cenazeler, 1988’e kadar kalacak, 28 yıl sonra çıkan kanunla Anıtkabir’de Atatürk ve İnönü dışındaki tüm cenazeler, Cebeci Şehitliği’ne taşınacaktı.

5 BÜYÜK USTA Türkiye’nin 5 önemli foto muhabiri İstanbul’da bir gösteri sırasında aynı fotoğraf karesinde buluşmuştu. Dönemin usta isimleri Ergin Konuksever, Sökmen Baykara, Kadir Can, Savaş Ay ve Coşkun Aral basın fotoğrafçılığındaki başarıları ve tarihe geçen fotoğraflarıyla Türkiye’nin yakın tarihinin en önemli görsel tanıkları.

 

ERGİN KONOKUKSEVER KİMDİR?

1937 yılında Samsun’da dünyaya gelen Ergin Konuksever’in, çocukluk ve gençlik yılları Kurtuluş, Şişli semtinde geçti. Şişli Terakki Lisesi’nin ardından İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsü bölümünden mezun olan Konuksever, 1956 yılında Vatan Gazetesi’nde mesleğe adım attı. Ardından Yeni Sabah, Hürriyet, Akşam, Günaydın, Cumhuriyet ve Milliyet Gazetelerinde çalışan Konuksever, Sovyetler Birliği’nin, Afganistan’ı işgali, İran-Irak, Arap-İsrail, ABD-Irak savaşlarında tarihi fotoğraflar çekti. 1968 kuşağının öğrenci eylemlerini, kanlı pazarı, Deniz Gezmiş, Mahir Çayan ve arkadaşlarını, 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nı fotoğrafladı. Bir dönem Kurmay Albay Talât Aydemir’in basın sözcülüğünü yaptı. Basın şeref kartı sahibidir. Basın şeref kartı sahibi ve mesleki birçok ödülü bulunuyor.